MENGÜCEK PAYİTAHTI DİVRİĞİ

NECDET SAKAOĞLU

Kalenin  boyut ve nitelikleri
1967’de elverişsiz koşullarda çizebildiğimiz kroki ve  yaptığımız ölçümlere göre, üç tarafı uçurum, batısı dik yamaç, dikdörtgen- oval biçimli kalenin dış surları yaklaşık 1 km.yi bulmaktadır. Kuzey-güney ekseni 400,  doğu batı ekseni 200 m  kadardır. Kente bakan güneybatı ve batı,   surları, bugün ortalama 10   m yükseklik gösterir. Bayındır dönemde barbakan  seviyesine kadar birkaç metre daha yüksekti. Arslanburç’un eteğindeki daha  özenli yüksek beden ve kule burçlar 15 m ye yakındır..

Surların örgü taşları için kalenin güneyinde açılan taş  ocağı tıraşlanarak bu kesim doğal sur durumuna getirilmiştir. Ortalama 45x80x40  cm boyutlu, perdahlı – pahlı,   kırmızımtırak, sarımsı ve kirli beyaz blok taşlarla örülen, çokgen,  silindir, üçgen payanda burçlarla berkitilen bedenler, temel kayaların eğimine koşut  diyagonal bir çizgi izler. Doğuda, Çaltı vadisine inen uçurum kesimi moloz duvarlarla  emniyete alınmıştır.

Kaledeki biricik yapı Süleyman Şah Camiinin doğu  köşesindeki iki boy penceresi, sözü edilen baş döndürücü uçuruma ve Kestoğan kalesine, çağıltılı Çaltı kanyonuna bakar.   Kuzey-güney doğrultusunda düz bir iz gösteren alçak iç kale yaklaşık 400 m uzunluğunda ve büyük  ölçüde yıkılmıştır. Arslanburç’a bağlı oval bir burcu ile alçak bedenin bir  bölümü kısmen sağlamdır.

Kalenin, yan burçlarla savunmaya alınmış iki kapısından  biri güneydoğu köşede, Ulucamiye inen yolun başındadır. Bu kapı, olasılıkla kaledeki  sarayın da girişi dolayısıyla törensel işlevliydi. Babası II. Süleyman,  büyükbabası Şahin Şah gibi Ahmed Şah ve bunun oğlu Melik Salih, camiye ve şehre  bu kapıdan iniyor; diğer Türk İslâm payitahtlarındaki gibi bu kapı önünde  törenler düzenleniyor,  meliklik nöbeti (mehter)  çalınıyordu.  Bu geleneğin bir hatırası  olarak Ramazanlarda, ikindi üzeri ve sahur vakti, bir davul zurna ekibinin kale yamacında fasıl geçmesi -başka şehirlerde de görüldüğü üzere- zamanımıza kadar  yaşatılmıştır. Bu kapı geçen yüzyıllarda moloz dolguyla kapatılmış; basık kemer  alınlığındaki, 1910’da Halil Edhem Bey tarafından yerinde stampajı alınan  kitabe, sonraki bir tarihte yok edilmiştir.

Bugün bir kemeri görülebilen ikinci kapı batıya bakar.  Biri oval, diğeri üçgen iki burçla savunmaya alınan kapının, alt kör kemeri,  kapı lentosu ve kitabesi 1940’larda tahrip edilmiştir. Kapı kemerinin önündeki  yığıntıda, örgü taşları ve belki kitabesi kapı çıkabilir.

Çıkışta sağda kalan üçgen burcun kapıya bakan cephesine,  Memlûklerin 15. yüzyılda Divriği’deki egemenliklerini belgeleyen 29 Mart 1450  (H. 14 Safer 854) tarihli bir yazılı taş yerleştirilmiştir. Bu Arapça yazıtta,  Sultan Çakmak’ın, Divriği’ye atadığı naibü’s-saltana Ebubekir’in buyruklarının  kentte ve bağlı yerleşimlerde uygulanacağı; şer’i hukuka aykırı kuralların da  kaldırıldığı yazılıdır.

Surların kuzeybatıya kıvrılan devamı, Kuşun Kayası denen  ve eski çağlarda insan eliyle biçimlendirildiği belirgin kaya kitlesine bağlanmıştır. Burada oyma bir mağara ve iki mezar odası; kuzeyde Çaltı ırmağına  bakan dik burunun aşağısında, kaleye çıkan kaya tünelini perdeleyen, halkın  Parmaklık dediği tek bir duvar; daha aşağıda da kaleden ırmağa inen suyolunun  kemerli çıkışı vardır. Bu kemerli kapı, Kırkayakçak denen kaya basamaklarına  bağlı dehlizin girişi olmalıdır.

Kalenin muhtelif yerlerindeki curuf ve medafin denen oyma  mağaraların en büyüğü Arslanburç’un altındaki Yerdamı olup bugün kaleye buradan  geçilmektedir. Eskiden kalede oturanlar burayı kiler gibi kullanırlarmış.

Doruktaki sarnıçtan ayrıca, Ahmed Şah’ın tesis ettiği  Ahmetşah Su şebekesinden de kaledeki iki çeşmeye su verildiği; çeşmeler zamanla  körelince Kale mahallesi sakinlerinin evlerini söküp kente taşındıkları  belgelenmektedir. Örneğin, kale dizdarı Osman Ağa’nın 1781de Divriği Kadısına  başvurusunda “sahibü’l-hayrat merhum Süleyman Ağa’nın konvan ile kaleye icra  eylediği suyollarının, mütevellinin gereken bakım ve onarımları yaptırmaması  yüzünden işlemez olduğu”  okunmaktadır.

Önceki sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8Sonraki sayfa
Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu